Ana içeriğe atla

NİTELİKLİ OKUL

 

Geleceğin Becerileri ile Geleceğin Okulları ?

Son on yıl içinde liseler için merkezi sınavlarda hemen hemen tüm sözel ve sayısal alt testlerde ortalama  sözcük sayı
sı yaklaşık %100 oranında artarken, basit cümleler yerini anlamlı içeriği olan yaşam bağlamlı görsel içerikler,  paragraf veya metin haline evrildi. Öğretmenler, veliler, öğrenciler bundan rahatsız oldu mu? Kısmen evet. Öyle ki problem çözme becerilerinde çok iyi durumda olduğunu düşünen öğrenciler çözüm için yöntemi belirlemeden önce, problemi anlamak için öncelikli olarak metin ve görsel okuma ve anlama becerilerine sahip olmaları gerektiğinin farkına vardılar. 

Peki amaç neydi? Kim daha hızlı okuyor? Kim daha hızlı okuduğunu anlamlandırıyor? Kim daha hızlı problem çözüyor?  

Sınava öğrenci hazırladığını iddia eden öğretmen ve öğrencisini sınava hazırlanmasını isteyen veliler  ile onlara "hap" gibi hazır testler üreten yayın evleri henüz müfredat programlarının odağındaki zihinsel becerilerin ve bu becerilere erişimde bize yardımcı olacak değerlendirme araçlarının farkında değiller! 

Bir ölçme ve değerlendirme uzmanı olarak gözlemlediğim ve bilimsel araştırmalardan öğrendiğim gerçek şu ki: " Öğrenmeye Duyuşsal ve Fiziksel ve zihinsel  hazırbulunuşluğunu tamamlayamayan bir öğrencinin sınav başarısı da, yaşam başarısı da onu mutlu birey olarak topluma kazandırılmasına yetmiyor.

Benim önerim: Sınav sorularına ve sınav başarısına odaklı öğretim esaslı çalışan okul ve öğretmenlerden uzak durun ! Öğrencinin beceri gelişimini odağına almış, tüm ders ve disiplinleri entegre olarak eğitim içeriklerine dönüştürebilmiş  okullar nitelikli eğitim yapabilen okullardır. Onları tanıyın ve destekleyin.

Bu becerilerden bazıları : *" yenilikçi ve yaşam boyu öğrenme" ; *yaratıcılık ve inovasyon uygulayabilme;* problem çözme  ve eleştirel düşünme" *"dayanıklılık, strese tahammül ve esneklik"; *"Etkili iletişim kurabilme";*"dijital çağ okur-yazarlığı"; *"sosyal kültürel ve çevresel sorunlara farkındalık"; "işbirlikçi çalışma ve liderlik"  

Merkezi Sınavlara hazırlık hedefe alınırsa,  okul veya öğretmen bu becerilerden ne kadarını hangi düzeyde yoklayabilir ki? Öğrencisinin Beceri Gelişimini merkeze alan öğretmenlerin okulları çocuğun duygusal, sosyal, fiziksel, zihinsel yani bütünsel gelişimine odaklanır. Öğrenme heves ve ilgisini yönlendirir. İletişim becerisini geliştirirken sosyal ve sayısal tüm ortak öğrenme ünitelerini İLETİŞİM teması altında bütüncül öğrenilmesini sağlar. Böylece derslerden öğrenilenler hayatta ki karşılıklarını daha okul sıralarında bulurlar. Matematiği matematik olarak değil de, hayata bakış ve anlayışta bir model ve beceri transferi; fiziği formüller sarmalı değilde, hayatı anlama ve sorgulama kılavuzu olarak, Atölye, STEM ve MAKER alanlarında tanıyan bir çocuk okulu da sever...

Bilgiyi  anlamak, sorgulamak, analiz etmek, değerlendirerek yeniden oluşturmak için öğrenci 3 yaş grubundan itibaren şu ölçme ve değerlendirme araçları ile tanışmalıdır.

 

02.01 Sınırlı Yanıtlı Açık Uçlu Madde

02.02 Serbest Yanıtlı Açık Uçlu Madde

02.05 Yapılandırılmış beceri testleri (4. sınıf sonrası)

02.03 Proje

02.04 Sunum

02.05 Portfolyo dosyaları

02.05 Tasarım odaklı atölyeler

02.05 Öğretmen gözlem kayıtları

02.05 Öğrenme düzey kontrol listeleri

02.05 Öz ve akran değerlendirmeleri

02.05 Veli gözlemleri ve aile raporları

İşin doğrusunu bilmekle, doğru iş yapmak farklıdır. Öğrenme olayı öğrencinin öğretmen ve okulu sevmesi ile başlar, kendi yaşam hikayesini yazması ile devam eder...   

Bir hikayesi olan öğrenciye ve onu yetiştiren okula ne mutlu...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÇOCUK VE YARATICILIK

Duran Çelik Measurement & Assessment Specialist Learning Consultant  ELEŞTİREL DÜŞÜNMEDEN   YENİLİKÇİ DÜŞÜNCEYE  Akıl yürütme becerileri ve hayal gücünün; mantık, muhakeme ve duygu akışı ile işlenmesi sonucu oluşan denge üzerine inşa edilen yenilikçi düşünceye yaratıcı düşünce denir. Bazılarına göre yaratıcılık "içinde hapsolduğu kutunun dışını görme" , "kutunun dışındakileri düşünme" becerisi olarak tanımlanır. Ders Programları ile hedeflenen tüm okul kazanımları ile elde edilen bilgi "güç" ise okul yıllarında kazandığı bilgileri yeni bilgi ve beceri geliştirmekte kullanabilme becerisi en büyük değerdir. Okulda elde edilen akademik başarı, bireyin yaratılıştan getirdiği biyolojik kapasitesi yanında, anne, baba, aile çevresi öğretmen, okul ve akran ilişkilerinin karmaşık bir bütünüdür. Erişilecek en yüksek performans   bireyin kapasitesi , çaba ve gayreti yanında ebeveyn, öğretmen, okul, akran gibi dış etkenlerin sa...

İnternet ve Sosyal Medya Bağımlılığı

Ne Zaman Bağımlı Olduk? https://www.youtube.com/watch?v=C9zsstUy_tQ Çok değil çeyrek asır önce yani 90’lı yıllarda, 21. Yüzyılı yakalamak isteyen uluslar ile eğitim kurum ve kuruluşlarının hızla www…. uzantılı global internet erişimi ile tüm dünyayı saran küresel ağa ulaşmak için verdikleri mücadeleye ve teknolojik gelişmelere şahit olduk. 60’lı yılların sonunda Amerikan ordusunun kendi iç iletişim ağı olan www. Uzantılı internet,   90’lı yıllarda önce Amerikan sonra tüm dünya üniversiteleri arasında küresel bir iletişim ve etkileşim ağına dönüşmüştür. Son 10 yılda ise tüm dünya da olduğu gibi ülkemizde de köyden şehre tüm yaşam alanlarımızda hayatımızın vazgeçilmez bir parçası olmayı başardı. İnternetin hızla gelişmesi insan yaşamını birçok yönden kolaylaştırmakla birlikte, erişimin kolay ve yaygın hale gelmesi, internet kullanım süresinin artması internet ile ilgili olumsuzlukları da 2000’li yılların başından itibaren gündeme getirmeye başlamıştır. Bireyl...

Sınavlarda Gerçekte Neyi Ölçüyoruz?

Çoktan Seçmeli Testlerle Neyi Ölçüyoruz? Çoktan seçmeli testler, geniş bir kapsamı kısa bir sürede yoklaması,bir oturumda çok sayıda bireyi test etmeye olanak vermesi ve yanıtların objektif biçimde puanlanması gibi özellikleri ile uzun yıllar tercih edilmiştir. Çoktan seçmeli soruların bu avantajları yanında önemli bazı sınırlılıkları da bulunmaktadır. Bunlardan biri bireylerin tahminle/şansla puan kazanma olanağının bulunmasıdır. Çoktan seçmeli sorunun yapısı gereği her sorunun belli sayıda (üç-beş)hazır yanıtları (seçenekleri) vardır. Bu durum soruyla ölçülen özelliğe sahip olmayan veya kısmen sahip yanıtlayıcıyı şansını kullanarak doğru yanıtı bulmaya yöneltir. Yanıtlayıcının tahminle verdiği yanıt doğru olduğunda bundan puan kazanır.Bu durum, testin puanlarına dayalı olarak verilecek kararların geçerliğini ve güvenirliğini önemli ölçüde zedeler. Test geliştiriciler bu eğilimin önüne geçebilmek için kazanılan puan üzerinde şans başarısı için düzeltme işlemi uygularlar. Bu...